Ziraat mühendisi Ç.D., Vilayet Tarım ve Orman Müdürlüğü’nde vazife yapmaya başladıktan sonra, Eylül 2020’de bayan şube müdürü H.C. tarafından ‘Seks hayatın nasıl gidiyor’, ‘Beni nasıl buluyorsun’, ‘Çok fazla cinsel deneyimim var, senden etkileniyorum’ diyerek kelamlı ve fiziki tacize maruz kaldığını belirtip, kurum amirlerine şikayette bulundu.
Ç.D. uğradığı tacizi ispatlayabilmek için, şube müdürünün odasına çağrıldığı vakit yapılan görüşmeleri de kaydetti. Ç.D.’nin olayı kurum amirlerine şikayet etmesinin üzerine tahlil bulunacağı kelamıyla 3 aylığına diğer bir şubede görevlendirildi. 3 ay sonra tacize uğradığı şubeye dönen Ç.D., tahlil bulunmaması üzerine cürüm duyurusunda bulundu. Ç.D. daha sonra uzak bir ilçede görevlendirildi.
İDDİANAME DÜZENLENDİ
Mühendisin şikayeti üzerine savcılık tarafından düzenlenen iddianamede H.C., için cinsel taciz hatasından 5 yıl 3 aya kadar mahpus cezası talep edildi. Mersin 1. Asliye Ceza Mahkemesi’nce davanın birinci duruşmasına katılan sanık H.C. savunmasında tezleri kabul etmeyerek şunları söyledi:
“Müştekiyle arkadaş olarak yakınlaşmamız oldu. Tıpkı konutta bulunduk, birlikte bulunduğumuz mühlet zarfında müştekiye karşı cinsel rastgele bir harekette bulunmadım. Kendisine makam odasında müştekiye cinsel ve özel hayatı ile alakalı sorular sormadım, bu formda konuşmalarımız olmadı. Özel hayatı ile ilgili olan çocukluğundan bu yana olan hayatını müşteki bana anlatıyordu, cinsel birliktelik teklifim olmadı, cinsel içerikli sohbetim olmadı, müşteki 1 yıl boyunca kendisine cinsel tacizde bulunduğumu söylüyor, her odama girdiğinde ses kaydını aldığını söylüyor lakin elinde 1 tane ses kaydı vardır, konuşma kaydındaki ses benimdir, ses kaydını kesip biçmiştir. Benim bu ses kaydım cinsel emelli değildir, ben hayalimde cinsel tacize uğrayan bir bayanı anlatmıştım. Müştekinin olaydan evvel şubeden gitme konusunu da bir üst müdürüme bildirdim. Kendisini işini yapma konusunda uyardım, vilayet müdürüne bu mevzuyu kelamlı bir halde bildirdim. ‘Başka yerlerde memurlar yolunu buluyor, rapor alırım gelmem’ diyordu, gitmediği misyonlara ismini yazıyordu, oturup kendisine çalışma manasında bana hayal kırıklığını anlattım, becayiş talebinde bulunacağını söyledi. Ben de durumu vilayet müdürüne bildirdim.”
“PSİKOLOJİM BOZULDU”
Yaşadıklarını anlatan mühendis Ç.D., maruz kaldığı taciz nedeniyle ruhsal olarak güç günler geçirdiğini söyledi. Ç.D., “Kurumda vazifeye başladıktan sonra şube müdürüm H.C.’nin kelamlı ve fiziki tacizlerine maruz kaldım. Tacizleri giderek artmaya başlayınca kurum amirlerine şikayette bulundum. Sorunu çözeceklerini söyleyerek birinci olarak beni 3 aylığına öteki bir şubede görevlendirdiler. 3 ay bekledikten sonra tacize maruz kaldığım şubeye dönünce hiçbir şeyin çözülmediğini gördüm. Bu ortada şube müdürünün tacizleri ve ruhsal baskısı da devam etti. Tahlil bulunmaması üzerine savcılığa giderek kabahat duyurusunda bulundum” dedi.
“AYLARDIR MİSYON YERİME DÖNMEYİ BEKLİYORUM”
Davanın birinci duruşması eksiklerin giderilmesi için ertelenirken, Ç.D. müdürü hakkındaki şikayeti üzerine bir defa daha süreksiz görevlendirme ile öbür bir yere gönderildiğini ileri sürdü. Mersin’in en uzak ilçesinde gönderildiğini anlatan Ç.D., misyonuna geri dönmek istediğini belirterek, “Şikayetçi olunca bu sefer beni Mersin’de en uzak bir ilçeye verdiler. Karara itiraz ettim ancak kabul edilmedi. Bunun üzerine müdürler hakkında kabahat duyurusunda bulundum. Zira mağdur olan bendim fakat bir sefer daha mağdur edildim. Bu sefer de merkezde öteki bir ilçede görevlendirdiler. Şube müdürü 2021 Ocak ayında tayin isteyip gittiği halde ben hala öbür yerlerde çalışmaya devam ediyorum. Çalıştığım kurumda asıl vazife yerine gitmemde bir sakınca olmadığı halde hala dönemedim. Bir an evvel asıl vazife yerime dönerek işimi yapmak istiyorum.”