GÜLDEN ÇOKTAN İstanbul – Düzenlenen toplantıda kampanyanın ayrıntılarını paylaşan KADEM Mütevelli Heyet Başkanı Sümeyye Erdoğan Bayraktar, “Hazırladığımız kamu spotuyla ve toplumsal medya içeriklerimizle ısrarlı takibin hak ihlali ve bir şiddet çeşidi olduğuna dikkat çekmek, 5237 sayılı Türk Ceza Kanununa nazaran ısrarlı takibin cürüm kapsamına alındığını kampanyamız vasıtasıyla herkese duyurmak istiyoruz. Bilhassa son yıllarda bayanların gerek fizikî gerekse telefon ve toplumsal medya üzerinden ısrarlı takibe maruz kaldığını biliyoruz. Hangi yolla olursa olsun ısrarlı takip, bayanı korkutan, huzursuz eden, baskı altına alan, onun huzur ve sükûnunu bozan ve güvenlik kaygısı taşımasına yol açan bir aksiyondur. Daha da kıymetlisi her ısrarlı takip, fizikî şiddete dönüşme potansiyeli taşır. Israrlı takip, şiddetin öncüllerinden biridir” dedi.
Herkes sorumluluk almalı
Devletin attığı yeni adımlarla bayana yönelik şiddet konusunda önemli yol alındığını vurgulayan Bayraktar, 6284 sayılı Ailenin Korunması ve Bayana Yönelik Şiddetin Önlenmesine dair kanunun hala en tesirli yargısal tedbirlerden biri olduğunu belirtti. Bayraktar, “Kadınlar, bu süreçte kıymetli kazanımlar elde etti. Vakit zaman bu kazanımların, çeşitli algı manipülasyonları ve palavralarla itibarsızlaştırılmaya çalışıldığını üzülerek gözlemliyoruz. Bu itibarsızlaştırma teşebbüslerinde öne sürülen hiçbir sav, şiddet gören bayanların mağduriyetlerinden daha kıymetli değil. Bayanlara yönelik şiddetle ve her türlü şiddetle gayret bu bahsettiğim dezenformasyonla da çabayı de gerektirir. Bu çerçevede de şiddete dayanak veren zihniyetin dönüşmesi elzemdir. Bayanın insanlık onurunun korunduğu, sevgi ve merhametin hakim olduğu ilgiler, inançlı aileler ve sağlıklı jenerasyonlar ismine toplumun her bir ferdinin şiddete karşı çaba de sorumluluk üstlenmeye davet ediyoruz.” diye konuştu.
Her saat 5 bayan öldürülüyor
Birleşmiş Milletler Bayan Ünitesi (UN Women) ve Birleşmiş Milletler Uyuşturucu ve Cürüm Ofisi (UNODC) tarafından yapılan yeni bir araştırma, 2021 yılında her saat başı ortalama beşten fazla bayan yahut kız çocuğunun kendi aileleri yahut yakın partnerleri tarafından öldürüldüğünü gösteriyor.
UN Women İcra Yöneticisi Sima Bahous, bayanların ve kız çocuklarının konutta, sokakta ve her yerde inançlı olmalarını sağlamak için somut adımlara muhtaçlık olduğunu söyledi. Rapor, bayan cinayetleri sayılarının yüksekliğine dikkat çekerken, bu sayıların çok daha yüksek olabileceğine işaret ediyor.
Raporda öne çıkan datalar:
2021 yılında dünyada 81 bin 100 bayan ve kız çocuğu kasıtlı olarak öldürüldü. Bayan cinayetlerinin toplam sayısı son on yılda büyük ölçüde değişmedi.
Kadın cinayetlerinin birden fazla bayanların yakın partnerleri ya da aile üyeleri tarafından işlendi.
2021 yılında dünyada yaklaşık 45 bin bayan ve kız çocuğu yakın partnerleri yahut öteki aile üyeleri tarafından öldürüldü. Yani bayan cinayetlerinin yaklaşık yüzde 56’sı yakın partnerler yahut öbür aile üyeleri tarafından işlendi. Bu, ortalama olarak her saat başı, beşten fazla bayan yahut kız çocuğunun kendi ailelerinden biri tarafından öldürüldüğü manasına geliyor.
Kadın cinayetlerinin en çok görüldüğü kıta Asya olurken, bunu Afrika izledi.
Amerika kıtasında 2021 yılında tahminen 7 bin 500 bayan ve kız çocuğu yakın partneri ya da öteki aile üyeleri tarafından öldürülürken, Avrupa’da bu sayı 2 bin 500 olarak gerçekleşti.